Parsons'A Göre Yapısal Işlevselcilik Nedir ?

Damla

New member
\Parsons’a Göre Yapısal İşlevselcilik Nedir?\

Yapısal işlevselcilik, sosyolojinin temel kuramlarından biridir ve toplumların nasıl işlediğini anlamak amacıyla toplumsal yapı ile bireyler arasındaki etkileşimi incelemeye odaklanır. Bu kuramın en önemli savunucularından biri, Amerikalı sosyolog Talcott Parsons’dır. Parsons’a göre yapısal işlevselcilik, toplumsal yapıları ve bu yapıların işlevlerini analiz ederek toplumun nasıl düzenli bir şekilde çalıştığını açıklamaya çalışır. Bu makalede, Parsons’a göre yapısal işlevselciliğin temel kavramları, işlevselcilik kuramının sosyal yapıyı nasıl ele aldığı ve bu yaklaşımın toplumsal düzenle olan ilişkisi ele alınacaktır.

\Yapısal İşlevselcilik Nedir?\

Yapısal işlevselcilik, toplumların bütüncül bir yapı olarak çalıştığını savunur. Bu kuramda, toplum bir organizmaya benzetilir ve her bir kurum, birey ya da yapı, toplumun bütününün işleyişi için belirli işlevlere sahiptir. Toplumdaki farklı bileşenler, birbiriyle etkileşim halindedir ve her bir bileşenin belirli bir işlevi vardır. Bu işlevler toplumun düzenini sağlamak, toplumun varlığını sürdürebilmesini garantilemek için gereklidir.

Parsons’a göre, toplumsal yapı bir sistem olarak işlev görür. Bu yapı, normlar, değerler, kurumlar ve sosyal ilişkilerden oluşur. Her bir bileşen, toplumun bir bütün olarak varlığını sürdürmesine yardımcı olmak için birbirini tamamlar.

\Talcott Parsons ve Yapısal İşlevselcilik\

Talcott Parsons, yapısal işlevselciliği sosyolojik bir teori haline getiren önemli isimlerden biridir. 20. yüzyılın ortalarında geliştirdiği teorilerle sosyolojik alanda geniş bir etki alanı yaratmıştır. Parsons’a göre, toplum bir organizma gibi işlev görür ve bireyler bu organizmanın bir parçasıdır. Toplumsal yapıdaki her bir bileşen, toplumsal düzeni ve istikrarı sağlamak için belirli bir işlevi yerine getirir.

Parsons, toplumu anlayabilmek için dört temel işlevi ele alır. Bu işlevler, toplumun üyelerinin yaşamlarını sürdürebilmesi ve toplumun dengede kalabilmesi için gereklidir. Bu işlevler şunlardır:

1. \Adaptasyon (Adaptation):\ Toplumların çevresel koşullara uyum sağlama kapasitesini ifade eder. Bu işlev, toplumun dış çevresindeki değişimlere uyum göstererek, kaynaklarını en verimli şekilde kullanmasını sağlar.

2. \Hedeflere Ulaşma (Goal Attainment):\ Toplumların ortak hedeflere ulaşmak için belirli amaçlar belirlemesi gereklidir. Bu işlev, toplumun kolektif amaçları doğrultusunda örgütlenmesini ve faaliyetlerini yönlendirmesini sağlar.

3. \Entegrasyon (Integration):\ Toplumdaki farklı bireyler ve gruplar arasındaki uyumu sağlayan işlevdir. Sosyal normlar ve değerler, toplumsal entegrasyonu sağlar ve bireylerin toplumsal yapıya uyum göstermelerini mümkün kılar.

4. \Latent Pattern Maintenance (Desire for Stability):\ Toplumun kültürel ve toplumsal değerlerini, geleneklerini, inançlarını sürdürme işlevini ifade eder. Bu işlev, toplumsal istikrarı ve sürekliliği sağlamak için gereklidir.

\Toplumsal Düzenin Korunması\

Yapısal işlevselcilik, toplumsal düzenin korunmasının toplumsal yapının farklı bileşenlerinin uyumlu bir şekilde işlemesine bağlı olduğunu savunur. Parsons, toplumların düzenli bir şekilde çalışabilmesi için, bireylerin ve kurumların birbirlerine uyum sağlaması gerektiğini belirtir. Bu uyum, toplumdaki normlar ve değerlerin içselleştirilmesi yoluyla sağlanır. Bireyler ve gruplar, toplumun kurallarına uyarak, toplumsal yapının sürekliliğini ve istikrarını destekler.

Parsons’a göre, eğer toplumsal yapının herhangi bir bileşeni işlevini yerine getirmezse, toplumsal düzen bozulur ve bu da sosyal değişime yol açabilir. Örneğin, bir toplumdaki aile yapısı düzgün çalışmazsa, bu durum çocukların eğitimi ve toplumsal rollerin aktarılması gibi kritik işlevleri etkileyebilir.

\Toplumun Denge ve Değişim Arasındaki İlişkisi\

Yapısal işlevselcilik, toplumsal dengeyi esas alırken, toplumsal değişimi de açıklamak için bir çerçeve sunar. Toplumda sürekli bir denge arayışı olsa da, değişim kaçınılmazdır. Parsons’a göre, toplumsal değişim, toplumun işlevsel ihtiyaçları doğrultusunda meydana gelir. Herhangi bir bileşenin bozulması veya yeni bir bileşenin eklenmesi, toplumun yeni bir dengeye ulaşmasına yol açar.

Bununla birlikte, bu değişim genellikle yavaş ve evrimsel bir süreçtir. Aksi takdirde, toplumda büyük bir bozulma yaşanabilir. Yani, toplumsal değişim, mevcut işlevsel yapılarla uyum içinde ve dengeyi koruyarak gerçekleşir.

\Parsons’ın Teorisinin Eleştirileri\

Her teori gibi, yapısal işlevselcilik de eleştirilere tabi tutulmuştur. Parsons’ın teorisine yönelik eleştirilerin başında, toplumsal yapıyı aşırı şekilde uyumlu ve dengeli bir şekilde tasvir etmesi gelir. Eleştirmenler, yapısal işlevselciliğin toplumsal çatışma ve değişimi yeterince dikkate almadığını savunurlar. Özellikle Marxist ve feminist eleştiriler, toplumun daha fazla çatışma ve eşitsizlik içerdiğini belirtir.

Parsons, toplumsal yapıların işlevsel olduğunu savunsa da, toplumsal yapının bazen bireylerin çıkarlarını bastırabileceğini veya gruplar arasında güç dengesizliklerine yol açabileceğini göz ardı etmiş olabilir. Bu nedenle, yapısal işlevselcilik her zaman toplumsal değişimin ve çatışmanın dinamiklerini tam anlamıyla açıklayamayabilir.

\Sonuç\

Yapısal işlevselcilik, toplumu bir bütün olarak ele alarak, toplumsal yapının bileşenlerinin nasıl etkileşime girdiğini ve toplumun nasıl dengede kalmaya çalıştığını anlamaya yönelik bir yaklaşımdır. Talcott Parsons’ın teorisi, toplumsal düzenin ve istikrarın, toplumun bireyleri tarafından benimsenen ortak norm ve değerlerle sağlandığını vurgular. Her ne kadar eleştirilse de, yapısal işlevselcilik, toplumsal yapıların işleyişine dair önemli bir bakış açısı sunmakta ve toplumsal denge ile değişim arasındaki ilişkiyi anlamada bir temel teşkil etmektedir.

Toplumların nasıl işlediğini ve nasıl denge sağladığını anlamak, sosyologların toplumlar arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları incelemesi için önemli bir adımdır. Yapısal işlevselcilik, bu açıdan bakıldığında, toplumsal yapıları ve bunların işlevlerini anlamada önemli bir araç olmaya devam etmektedir.
 
Üst