anlatamadım
New member
ABD, bilhassa Meta’yı yakından ilgilendiren yeni bir maddeyi onaylamaya hazırlanıyor. “Gazetecilik Rekabet ve Müdafaa Yasası” isimli yasa, temelde gazetelerin ve öbür haber kuruluşlarının çevrimiçi reklam gelirinden ‘daha büyük bir pay’ almasını sağlamayı öngörüyor.
Fakat yeni yasa, görünüşe bakılırsa Meta tarafınca pek de olumlu karşılanmadı. Facebook, Instagram ve WhatsApp’ın çatı şirketi, yasanın kabul edilmesine karşı direkt ABD hükûmetine yönelik bir tehdit paylaştı.
“Yasa geçerse haberleri büsbütün kaldırırız”
Facebook Siyaset İrtibat Yöneticisi Andy Stone, şirketin yasa hakkındaki açıklamasını şöyle sundu:
“Kongre, ulusal güvenlik mevzuatının bir kesimi olarak berbat düşünülmüş bir gazetecilik yasa tasarısını kabul ederse, artan trafik ve abonelikler yoluyla haber kaynaklarına sağladığımız rastgele bir kıymeti haksız yere göz gerisi eden hükûmetin zarurî kıldığı müzakerelere boyun eğmek yerine, haberleri platformumuzdan büsbütün kaldırmayı düşünmek zorunda kalacağız.”
aynı vakitte Meta, kelam konusu yasa çalışmasını hükûmetin ‘kartel gibisi oluşum’ yaratmaya çalışmasına benzetti. Bunula birlikte şirket, hiç bir şirketin kullanıcıların görmek istemediği bir içerik için ödeme yapmaya mecburî kılınamayacağını vurguladı.
İyi de bu yasa tasarısı niye bu kadar ses getirdi?
Günümüzde yayıncılar, içeriklerinden gelir elde etmek için yalnızca tekil olarak Google ve Meta üzere şirketlerle pazarlık yapıyorlar. Lakin yeni yasa, yayıncıların bir ortaya gelerek toplu bir biçimde şirketlere baskı kurmasının önünü açıyor.
Yayıncılar ise son senelerda reklam gelirleri konusunda platformlardan şikâyetçi oluyor. Amerika Birleşik Devletleri Nüfus Sayım Bürosu’nun bilgilerine nazaran yayıncıların reklam gelirleri, 2002 ila 2020 yılları içinde %52 oranında kayba uğradı.
Tabii bu gelir kaybı, en çok lokal ve küçük çaplı yayın kuruluşlarını etkiledi. Günümüzde bir fazlaca yerel/küçük yayıncı, gelir elde edemediğinden batmanın eşiğinde yayın yapıyor. ötürüsıyla bu yayıncılar, gelir elde etmek için yasanın geçmesini istiyor.
Fakat yeni yasa, görünüşe bakılırsa Meta tarafınca pek de olumlu karşılanmadı. Facebook, Instagram ve WhatsApp’ın çatı şirketi, yasanın kabul edilmesine karşı direkt ABD hükûmetine yönelik bir tehdit paylaştı.
“Yasa geçerse haberleri büsbütün kaldırırız”
Facebook Siyaset İrtibat Yöneticisi Andy Stone, şirketin yasa hakkındaki açıklamasını şöyle sundu:
“Kongre, ulusal güvenlik mevzuatının bir kesimi olarak berbat düşünülmüş bir gazetecilik yasa tasarısını kabul ederse, artan trafik ve abonelikler yoluyla haber kaynaklarına sağladığımız rastgele bir kıymeti haksız yere göz gerisi eden hükûmetin zarurî kıldığı müzakerelere boyun eğmek yerine, haberleri platformumuzdan büsbütün kaldırmayı düşünmek zorunda kalacağız.”
aynı vakitte Meta, kelam konusu yasa çalışmasını hükûmetin ‘kartel gibisi oluşum’ yaratmaya çalışmasına benzetti. Bunula birlikte şirket, hiç bir şirketin kullanıcıların görmek istemediği bir içerik için ödeme yapmaya mecburî kılınamayacağını vurguladı.
İyi de bu yasa tasarısı niye bu kadar ses getirdi?
Günümüzde yayıncılar, içeriklerinden gelir elde etmek için yalnızca tekil olarak Google ve Meta üzere şirketlerle pazarlık yapıyorlar. Lakin yeni yasa, yayıncıların bir ortaya gelerek toplu bir biçimde şirketlere baskı kurmasının önünü açıyor.
Yayıncılar ise son senelerda reklam gelirleri konusunda platformlardan şikâyetçi oluyor. Amerika Birleşik Devletleri Nüfus Sayım Bürosu’nun bilgilerine nazaran yayıncıların reklam gelirleri, 2002 ila 2020 yılları içinde %52 oranında kayba uğradı.
Tabii bu gelir kaybı, en çok lokal ve küçük çaplı yayın kuruluşlarını etkiledi. Günümüzde bir fazlaca yerel/küçük yayıncı, gelir elde edemediğinden batmanın eşiğinde yayın yapıyor. ötürüsıyla bu yayıncılar, gelir elde etmek için yasanın geçmesini istiyor.